Doruk Cabak 11A

 Neden ancak özgür bir insan onurlu bir hayat yaşayabilir?

Özgürlük, insana bahşedilmiş en değerli nimetlerden biridir. Peki neden ancak özgür bir insan onurlu bir hayat yaşayabilir?

Bu sorunun cevabını bulmak için önce “özgür insan” kavramını anlamamız gerekir. Bana göre özgür insan; herhangi bir kişiye, kuruma ya da nesneye bağlı kalmadan kendi kararlarını alabilen, kendi yaşamını kendi iradesiyle şekillendirebilen insandır. Ancak dürüst olmak gerekirse, hiçbir insan tamamen özgür değildir. Her birimiz bir topluma, bir devlete, hatta bazen kendi düşüncelerimize bile bağlıyız. Yine de bu bağlılıklar içinde olabildiğince özgür davranabildiğimizi varsayarak düşüncemi sürdürmek istiyorum.

Onurlu bir hayat ise, insanın kendi doğrularına sadık kalarak yaşadığı hayattır. Toplumun baskılarına aldırmadan, inandığı değerlerden vazgeçmeyen, kendi fikrini savunabilen insan onurlu bir yaşam sürer.

Bu tür bir hayat, özgürlüğü zorunlu kılar. Çünkü özgür olmadığımız sürece neye inanacağımıza, neyi savunacağımıza gerçekten kendimiz karar veremeyiz. Başkalarının düşünceleriyle yönlendiriliriz. Oysa özgür insan, kendi aklının ve vicdanının sesini dinler.

Yine de sadece özgür olmak yeterli değildir. Özgür insan aynı zamanda cesur da olmalıdır. Çünkü özgürlük, bazen yalnız kalmayı, bazen eleştirilmeyi, hatta dışlanmayı göze almayı gerektirir. Cesaret olmadan özgürlük sadece bir kelimeden ibaret kalır.

Sonuç olarak, bana göre onurlu bir yaşamın temeli özgürlüktür. Özgürlüğün olmadığı bir yerde insan kendi kararlarını alamaz, kendi kimliğini yaşayamaz. İşte bu yüzden, ancak özgür bir insan gerçekten onurlu bir hayat yaşayabilir.

Doruk Cabak 11/A 1501