İrem Akkoç 11A

 

Aklın Sesi: Işık mı,Gölge mi?

  Akıl insan için bir nimet midir yoksa bir yara mıdır? İnsan aklı, hem en büyük armağanımız hem de en ağır yükümüz olabilir. Çünkü akıl, bizi diğer canlılardan ayıran en değerli özellik olsa da, bazen düşüncelerimizin altında ezilmemize neden olur. Bence aklın bir nimet mi yoksa bir yara mı olduğu, tamamen kişinin onu nasıl kullandığıyla ilgilidir. İnsan, dünyaya bir bilinçle gelir ve bu bilinci nasıl yönlendireceğini kendisi belirler. Kimileri aklını sanat, moda ya da bilim gibi alanlarda üretken bir şekilde kullanırken, kimileri ise aklını derinlemesine kullanmak yerine hayatı akışına bırakır. Bu yüzden aklın değeri, onu taşıyan insanın yönüne göre değişir.

Aklını insanlık yararına kullanan kişiler, bilgiyi ilerlemenin anahtarı haline getirirler. Bilim insanları, filozoflar ve sanatçılar, akıllarını üretken biçimde kullanarak insanlık tarihine yön vermişlerdir. Bu durumda akıl, gelişimin ve ilerlemenin sembolüdür; yani bir nimettir. Ancak aklın fazlası, insanda sorgulama ve şüphe duygusunu artırır. Bu durum bireyin içsel huzurunu zedeleyebilir. Aşırı düşünmek, geleceğe dair endişeleri büyütmek veya varoluşsal kaygılarla boğuşmak, aklın kişiyi yoran yönüdür. Bu noktada akıl, kişinin ruhunda derin bir yara açabilir.

Aklın insan yaşamındaki yönünü daha iyi anlayabilmek için bunu size sevdiğim iki farklı karakter üzerinden örneklendirmek istiyorum Örneğin Superman, sahip olduğu gücü ve zekayı insanlığı korumak için kullanır, aynı zamanda savaştığı kötülere rağmen kendisini çizgi romanlarda kibar ve iyimser olarak görürüz,o sadece güçlü olduğu için değil insanlara inanmaktan vazgeçmediği için bir kahramandır. yani aklının onu karanlığa değilde iyiliğe yönlendiren bir rehber olduğunu söyleyebiliriz, bu nedenle akıl Superman için bir nimettir.

Öte yandan Batman, zekâsını suçla mücadeleye adasa da geçmişindeki travmalar nedeniyle sürekli kuşku ve yalnızlık içinde yaşar. Onun aklı, hem en güçlü silahı hem de en derin yarasıdır. Bu iki karakter, aklın insana nasıl farklı sonuçlar doğurabileceğini somut biçimde yansıtır.  

Sonuç olarak, akıl insanın en güçlü silahı da olabilir, en ağır yükü de.Onu nasıl kullandığımız, hayatın rengini belirler.Aklımızı iyiliğe, umuda ve sevgiye yönlendirirsek, o bize ışık olur ve yolumuzu aydınlatır. Ama eğer öfkeye, korkuya ya da umutsuzluğa teslim

edersek, o zaman akıl karanlığa dönüşür.Yani aklımızı kullanmak tamamen bizim elimizdedir.                                                                                                       onu ya parlatırız, ya da kararmasına izin veririz.                    

    İrem AKKOÇ

   11/A        1002