Emir Cabiroğlu 11A P2
"Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar..." . . . -Thomas Man'ın bu cümlesi hakkında düşüncelerim şöyle: . İnsanlar genelde hayatını kendi seçimleri, kendi yaptıkları ve kendi yaşadıkları üzerinden düşünür. Ancak Thomas Mann'ın cümlesi bunun ne kadar yanlıs olduğunu düşündürür. İnsan ne yaparsa yapsın bunun sonucu başkalarınıda etkiler. -Yani birey, farkında olsa da olmasa da içinde bulunduğu çağdan bağımsız yaşayamaz. Çünkü insan yalnızca kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda çağının ruhunu ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar. İnsanlar birbirlerine sanki görünmez bağlarla bağlıdır.Toplulukta yaşanan bir olay,bir kriz,bir kargaşa tek tek insanların ruhuna yansır.Genelde bu etki bilinçsizdir.Ancak yine de yaşanan, yalnızca birinin yaşadığı biri değildir; ortak bir zamanın paylaşılan yüküdür. . . -İnsanlar savaş yıllarında büyüyen birinin sessizliğinde veya bolluğun ortasında büyüyebilir, ikisi de insan olarak bilinir ancak ruhları farklı olur.Bu insanlar aynı değildir ve ikiside aynı olayı yaşayıp farklı hislere kapılabilir.Kendi hayatımızı yaşarken, çağdaşlarımızın korkularını, kaygılarını ve beklentilerini de omuzlarımızda taşırız; farkında olsak da olmasak da. . . -Belki de bu yüzden bireysel acılar bazen bu kadar ağır gelir. Çünkü o acının içinde yalnız “ben” yoktur; “biz” vardır. Toplumun bastırdığı sesler, görmezden geldiği yaralar, tek bir insanın kalbinde kendine yer bulur. İnsan, kendi hikâyesini yazarken, çağının satır aralarını da doldurur. . -Sonuçta insan, ne tamamen özgür bir bireydir ne de yalnızca kalabalığın bir parçası. O, kendi hayatını yaşarken çağının izlerini taşıyan bir tanıktır. Ve belki de insanı insan yapan şey, tam olarak budur: Kendi kaderini ararken, farkında olmadan bir çağın kaderine de dokunması
Emir Cabiroğlu 773 11A
Yorumlar
Yorum Gönder